Sosyal Fobi de Emdr Terapisi İşe Yarar mı?
EMDR Terapisi ile Sosyal Fobi Tedavisi
Sosyal Fobi Nedir?
Emdr terapisi sosyal fobi tedavisinde kullanılan ve gerçekten de çok etkili olan bir yöntemdir. Sosyal fobi en çok görülen bozuklardan biridir. 1903 yılında konuşurken veya piyano çalarken kişilerde oluşan gözlenme korkusuna Janet tarafından verilen isimdir.
Sosyal fobi, kişilerin değerlendirilebileceğini düşündüğü veya yargılanabileceğini düşündüğü ortamlarda kendisinin utanacağını ve aşağılık duygusu hissedebileceğine dair oluşan sürekli kaygı durumudur. Kişi bu ortamlarda kendisine o kadar odaklanır ki titreme, ağız kuruluğu, nefes almada zorluk gibi fiziksel belirtiler gösterir. Sosyal fobinin görülme/başlangıç yaşı ise 13-24 arasında değişmektedir.
Cinsiyet farkına baktığımızda, kadınlarda daha çok görüldüğü belirtilirken, klinik çalışmalarda daha çok erkeklere rastlanmaktadır. Bu bulgu, erkeklerin kadınlardan daha çok yardım alma gereksiniminde olması ile açıklanabilir.
Sosyal fobi bireyin hayatının her alanında etki gösterir ve işlev kaybına yol açar (akademik hayat, sosyal ilişkiler, romantik ilişkiler, mesleki hayat).Fakat sosyal fobi bazen çok yanlış anlaşılabilmektedir. Örneğin, sınav olacak bir öğrenciyseniz ve adınızın söylendiğinde gerginlik hissediyorsanız veya hiç tanımadığınız bir ortama ilk girdiğinizde çekiniyorsanız bu sosyal fobi değildir.
Sosyal fobi, kişi gideceği yere veya gireceği sınava hazırlıklı gitse bile oluşan kaygı ve anksiyete halidir. Sosyal fobiyi iki alana ayırabiliriz; yaygın sosyal fobi ve spesifik durum sosyal fobileri. Yaygın sosyal fobisi olan birey her türlü sosyal ortamdan kaçınırken, sadece konuşma yapacağı zaman bireyin kaygı içine girmesi ise spesifik alanlarda sosyal fobisinin olduğunu gösterir.
Sosyal Fobi Nasıl Gelişir? Nedenleri Nedir?
- Genetik faktörler. Örneğin, ailede sosyal fobisi olan bireyin çocuğuna bu durumu aktarması olasıdır.
- Davranışsal inhibisyon. Örneğin, çocuğun tanımadığı ve bilmediği her türlü durumu veya olayı geri çevirme eğilimi. Çocuk yeni uyaranlara karşı sürekli bir çekingen veya korkulu yaklaşır.
Anne/Baba: Şuraya git, Çocuk: Gidemem.
Anne/Baba: Arkadaşlarınla dışarıya çık, Çocuk: Ben çıkmam.
Davranışsal inhibisyon gösteren çocukların yetişkinlikle anksiyete geliştirme olasılıkları daha yüksektir.
- Çocuklukta görülen seçici konuşmama. Yabancılarla veya büyüklerle konuşmama gibi davranışlarda yine ileride sosyal fobinin gelişmesini etkiler.
- Ebeveyn disiplinli, katı veya işbirlikçi olmaması. Çocuk içine kapanık büyümesi durumunda yetişkinliğinde sosyal ortamlarda anksiyete geliştirme ve kendine güvenin az olması olasıdır. Diğer yandan aşırı disiplinli veya ayrılma korkusu olan aileler, çocuklarını yanlarından ayırmaktan korktuğunda, yanlarında olmadığında başına bir şey gelirse diye düşünmesi ve çocuklarını bir yere göndermemesi çocuğun sosyal anksiyete geliştirme olasılığını oldukça arttırır.
- Koşullu öğrenme. Yani kişinin travmatize bir durumdan sonra benzer durumlarda hep öyle olacakmışçasına kaygı içinde olmasıdır. Örneğin, tahtada bir şey anlatırken arkadaşlarının gülmesi ve dalga geçmesi travmatize olabilir ve durumdan dolayı fobi gelişebilir.
- Benlik saygısındaki bozukluklar.
Sosyal Fobisi olan bireyler olayları nasıl görür?
Sosyal fobisi olan bireyin düşüncelerini; olay öncesi, olay ve sonrası olarak sınıflandıralım.
Olay öncesi kişi tamamen tehlike olarak gördüğü şeye odaklanır ve ön görüsel anksiyete dediğimiz daha o ortama gitmeden ne olacağını düşünme haline girer. Kişi ne kadar hazırlanırsa hazırlansın korkusu ve kaygısı asla ortadan kaybolmaz. Konuşma yapan birisi, ne kadar hazırlanırsa hazırlansın oraya aşağılanacağını, yargılanacağını, soru sorulursa rezil olacağını düşünür. Böyle bir durumda kişinin gitmeme gibi bir ihtimali varsa kişi ya gitmez yada korku davranışını sürdürerek konuşmaya gider. Kişi konuşmaya girmeden önce mükemmel olmalıyım diye düşünse de oradaki tehlikeye odaklanır.
Olası ve kafasında kurduğu tehlikelere o kadar odaklanır ki zamanla kendi vücudunu taramaya başlar ve fiziksel belirtiler o anda ortaya çıkar. Kişi dona kalabilir, kalbi çok hızlı atmaya başlayabilir. Devam etmek için hazırladığı kağıda veya arkadaşına sığınır. Konuşmayı bitirdikten sonra ise “kendimi rezil ettim”, “nasıl öyle konuşabildim” , “saçmaladım”, “konuşabildim ama ilaç sayesinde”, “konuşabildim ama hazırladığım kağıt sayesinde” gibi değerlendirmeler yapar.
Olayın sonrasında ya bir daha hiç yapamayacak hale gelir yada aynı kaygı ve korkuyla anksiyete yaşamaya devam eder. Hastalar genellikle küçük düşeceğine ve rezil olacağına o kadar emin olurlar ki bunları yapabileceklerini asla düşünemezler. En kötü senaryo hep olacakmış gibi gideceği yere hazırlanır, kendisini taramaya başlar ve en ufak belirtide anksiyeteleri artar ve belki bir daha o konuşmayı hiç yapamayacak hale gelirler.
EMDR Tedavisi ve Sosyal Fobi Üzerindeki Tedavi Etkisi Nedir?
Panik atağın bir hastalık olduğunu kabul ettiğiniz zaman bu hastalığın bir tedavisi olacağına inancınızda gelişir. Panik atak, size rezil olacağınızı veya değerlendirileceğinizi düşündüğünüz ortamlarda sürekli kaygı, korku ve anksiyete verir. Sizi her türlü sosyal ortamdan uzaklaştırır ve kendinizi kısıtlayarak yaşamaya devam edersiniz. Sosyal fobi tedavi edilmezse, kişinin özel veya iş hayatının bitmesine kadar yol açabilir.
Bunun sonucunda depresyona girme olasılığınız çok yükselir. Yeni insanlarla tanışma, yeni yerlere gitme düşünceleri size kaygı ve korku verir ve isteseniz de sosyal ortamlara giremezsiniz. Günümüzde bu hastalığın görülme olasılığı %10’dur, yani siz yalnız değilsiniz. Sosyal fobinin tedavisi ilaç ve psikoterapi kombinasyonu ile yapılmaktadır.
EMDR, açılımıyla “Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme” demektir. Psikoloğun fizyolojik temelli sistem ile rahatsız edici düşünceleri azalttığı ve sağlıklı bakış açıları kazandırdığı psikoterapi yaklaşımıdır. Bu terapide zihnimizde yer alan, geçmişe ait bizi rahatsız eden olayları ve anıları yeniden işleriz.
EMDR ne kadar sürer diye merak ediyorsanız, kısa süreli terapi olarak geçen EMDR ile sosyal fobisi olan hastaların büyük çoğunluğun şikayetleri azalmıştır. EMDR terapisi depresyon, anksiyete ve panik atak gibi hastalıklarda büyük başarı sağlamaktadır.
EMDR terapisi ile sosyal fobimden nasıl kurtulabilirim diyorsanız, terapide size kaygı uyandıran, korku hissettiren olayları düşündürerek göz hareketleri veya çeşitli iki yönlü uyarılar verilerek olumlu düşüncelere yönelmenize yardımcı olur. Hastanın, olumsuz gördüğü, ona kaygı uyandıran durumlar terapist tarafından olumlu tarafa çekmeye çalışır.
EMDR terapisi, sizde oluşan kaygı veya korku gibi olumsuz düşüncelerin veya rahatsız hissettiğiniz anıların canlılığının azalmasına yardımcı olur. Bu tedavi boyunca kaygınızın yerine güvenlik yerleştirme sürecidir ve anksiyetenizi önemli ölçüde azaltır. Örneğin, insanların sizi sevmeyeceğine dair kafanızda oluşan imgeler veya görüntülere olumlu açıdan bakmanıza yardımcı olur. Fobiyi geliştirmenize neden olan olumsuz deneyimler tespit edilerek fizyolojik yöntemlerde kullanılarak bunlar kademeli olarak azaltılır.
EMDR terapisini her psikolog vermemektedir, eğitimini ve sertifikasını almış psikologlar tercih edilmelidir. İzmir Ege Pozitif Psikoloji Merkezinde EMDR terapisini danışanlarına veren uzman pedagoglarımız ve psikologlarımız bulunmaktadır. Sosyal fobi sizi her yerden uzaklaştırmadan önce tedavisinin mümkün olduğunu unutmayın.